Çocuklarla Sağlıklı İletişim Nasıl Olmalıdır? Uzmanından Tavsiyeler


Çocuklarla Sağlıklı İletişim Nasıl Olmalıdır?  Uzmanından Tavsiyeler
04-12-2021

Çocuklarla Sağlıklı İletişim Nasıl Kurulur?

Çocuklar, bazı zamanlar onların yaşına inmemize, bazı zamanlar ise onlara bir ebeveyn rolünde davranmamıza ihtiyaç duyarlar. Sıklıkla ebeveyn rolünde olan anne babaları görmekteyim. Hatta genel olarak çocukları ile ilgili şikayetlerde bulunduklarında onlara tavsiyem dönem dönem çocuklarının yaşına inip onlarla empati kurmaya çalıştırmak oluyor. Ebeveyn rolünde bulunmak, çocuklara bağlılığı, sınırları ve kuralları öğretir ve bu çok değerli bir tutumdur. Bunun yanında çocuklara bazen çocuk gibi yaklaşmak, hem çocuğunuza 'anlaşılıyorum' mesajını gönderir hem de sizin empatik duygunuzu geliştirerek çocuğunuzu daha iyi anlamanıza neden olur. Ayrıca problem hakkında ne yapılması gerektiğinin çaresizliğine girmemiş olursunuz. Çünkü 'benim çocuğum çok yaramaz.' ya da 'onunla ne yapacağımı bilmiyorum' gibi üzüntü ve stresle gelen ailelerle karşılaşmaktayım. Bazen kendi yaşıtımızdaki insanları anlayamıyorken bile, onu kendi yerimize koyup 'ben nasıl davranırdım, nasıl hissederdim?' gibi soruların bile günlük hayatta bize çok yardımda bulunduğunu düşünmekteyim. Dolayısıyla çocukların dilinden anlarken de bu yolu denemek, onların dilinden anlamanıza yardımcı olacaktır.

Çocukluğa Empatik Bir Yaklaşım 

Öncelikle bir düşünelim, çocuklarımız şu an bizim dönemimize kıyasla şanslılar mı yoksa biz mi daha şanslıydık? Hepimiz dünyaya çok büyük bir enerji ile geliriz. Bebekken bu enerjiyi ağlayarak bir nevi atsak da, çocukken o enerji ile başa çıkmak için her yola başvururuz. Zamanında biz o enerjiyi okulda, mahallede, sokakta bisiklet sürerek olmadı kovalamaca oynayarak atabiliyorduk. Şu an ailelerden sık sık, 'okula bile zor güveniyorum, ortalık çok kötü, kendi başına mahalleye bırakamam, parka gittiğimizde bile izlerken onu endişeyle takip ediyorum.' gibi cümleler duymaktayım. Dolayısıyla bahsettiğim enerjiyi atma ortamları gün geçtikçe maalesef ki daralmakta. Eğitim yuvası olması haricinde sosyalliği müthiş arttıran okuldan bile bir hastalık yüzünden uzaklaşmak zorunda kaldılar. Biz okuldan gelince mahallede ki çocuklarla oyun oynamadan eve girmez, annemiz evden bize seslenene kadar dışarda koştururduk. O enerjiyi atacak oyunlar kurardık. Bir düşünelim. Çocuklarımız şimdi gönüllerince istedikleri ortamda, istedikleri koşulda oyun kurabiliyorlar mı? Kursalar bile bu ne kadar güvenli? Şu anki dönemde evet oyuncaklar çok çeşitli ve çok farklı bu çok güzel fakat burada daha önemli bulduğum şey, sosyallik. Ellerinde oyun oynadıkları tablet veya telefonlarla o enerjinin atılmadığını ve sosyalliğin çok zarar gördüğünü düşünmekteyim. O yüzden evde, oturma odasındaki koltukların tepesinden inmiyorlar, o yüzden sizlerle her zamankinden daha çok iletişim kurmaya istekliler. Çünkü içlerindeki o enerji bir şekilde dışarı çıkmak zorunda. Çıkmaması bu enerjiyi bastırmak anlamına geldiğini ve yaşam döngüsünün kritik evrelerinden biri olan ergenlik döneminde o enerjinin bir şekilde kendini ortaya çıkardığını gözlemlemekteyim. Kendi çocukluk dönemimizle kıyaslama yaptıktan ve empatik düşündükten sonra bir bakalım bu konuda neler yapmalıyız? Şimdide bunlardan bahsedelim.

Sağlıklı İletişim İçin Ebeveynlere Tavsiyeler 


Öncelikle, onlarla beraber evde mümkün olduğunca oyunlar kurmaya çalışın. Hatta planı, nasıl bir oyun olacağını çocuğunuzun bulmasına ve onun anlatmasına şans verin. Bu sayede işbirliği içerisinde hareket etmeyi öğrenecek, girişimcilik ruhunu ortaya çıkaracaktır. Hiçbir şey bulamıyorsanız onunla resim çizmek bile, onun için yaptığınız en güzel etkinliklerden biri olacaktır. Çünkü burada önemli olan ne yaptığınız değil bunları beraber yaptığınızdır. Çocuğunuzla bu sayede sağlıklı bir bağ, iletişim kuracak aynı zamanda bu iletişimden tüm aile üyeleri olumlu etkilenecektir ve içindeki o bahsettiğim enerjiyi de beraberce atmış olacaksınız.

Diğer tavsiyem ise, iletişim kurmaktır. Onların saçlarını okşayın. İlgi ve şefkat duygularınızı yansıtacak davranışlarda bulunun. Sizin yanınıza geldiğinde, onunla aynı hizaya gelerek, göz teması kurarak konuşmaya özen gösterin.Bu onun değerlilik duygusunu pekiştirecektir. Bu tür davranışların, çocuklara sevgi sözcüklerini dile getirmekten daha değerli olduğuna emin olabilirsiniz. Bu tür duyguları tabiki dile getirmeliyiz fakat göstermenin de ne kadar değerli olduğunu görecekseniz. Beraber vakit geçirirken, hayvanları da sevdirmeye özen gösterin. Onlara beraber mama ve su verin. Çocuklara hayvanları sevdirmek, 'benden farklı varlıkları saymalı, sevmeli ve kabul etmeliyim.' düşüncesini oluşturur. Bu tür davranışlar onda sevgi, saygı aynı zamanda şefkat duygusunu da ortaya çıkarcaktır.

Sonuç olarak, yeri geldiğinde bir ebeveyn olurken, yeri geldiğinde de bir çocuk gibi düşünüp ona göre hareket etmek size de çocuğunuza da iyi gelecektir. Bu sayede her türlü paylaşımda bulunmuş ve bunu beraber yapmış olacaksınız. Ne demişler, sevgi en masum paylaşımdır. Umarım bu yazı en masumundan olan sevgiyi tekrar yeşertmiştir kalbinizde, sağlıcakla kalın :)

Yazı içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazıyı Paylaş

Psikoloğa Ücretsiz Soru Sormak İster Misin?

Tüm Soru-Cevapları Gör
jetklinik whatsapp